Kitap Adı:Olağanüstü Bir Gece
Yazar:Stefan Zweıg
Sayfa Sayısı:69
Yayıncılık:Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Kitabın kapağının muhteşemliği hakkında biraz konuşabilir miyiz?Kitabın kapağı o kadar güzel ki nasıl fotoğraf çeksem bilemedim.Genelleme olacak biraz ama klasiklerin kapakları gerçekten muhteşem!Her biri bir sanat eseri♥Bu kitabın kapağında ki resim ise Van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosu♥Gerçekten çok güzel durmuş kitap kapağında. Kitabın içeriği nasıl peki?Daha önce Stefan Zweig okuduysanız az çok biliyorsunuzdur kendinin yazımını.Kitap su gibi akıp geçer genelde.Bu kitabında diğerlerinden geri kalır yanı yoktu.Şimdi arka kapağına göz atalım↓
Arka Kapak:
Olağanüstü Bir Gece, seçkin bir burjuva olarak rahat ve tasasız varoluşunu sürdürürken giderek duyarsızlaşan bir adamın hayatındaki dönüştürücü deneyimin hikâyesidir. Sıradan bir Pazar gününü at yarışlarında geçirirken, belki de ilk kez burjuva ahlakından saparak "suç" işler. Böylece yeniden "hissetmeye" başladığını, kötücül ve ateşli hazları olan gerçek bir insan olduğunu fark eder. İçindeki haz dolu esrime, aynı günün akşamında onu gece âleminin son atıklarının arasına, "hayatın en dibindeki lağımlara" sürükleyecek, varış noktası ise ruhani bir uyanış olacaktır.
*Burjuva= Köylü,işçi ya da soylu sınıfına dahil olmayıp, sosyal statüsünü ve gücünü, eğitiminden, işveren konumundan ve zenginliğinden alan kentli kişi.
Benim Yorumum:
Stefan Zweig'dan okuduğum ilk kitap Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu'ydu.O kitabını çok beğenmiştim ve diğer kitaplarını da okumak istiyordum ama kitap alışverişi sırasında hep geriye atıyordum.Bu yüzden uzun bir süre Zweig okuyamadım.Artık bir yolunu bulmuş olabilirim.Her D&R'ye gittiğimde bir klasik alıyorum.Diğer kitaplara göre daha ucuz oldukları için bazen iki tane alıyorum.Böylelikle bu sıralar daha çok klasik okumaya başladım.
Kitap oldukça seçkin bir adamın oldukça hissizleşip herhangi bir duygu hissetmeyişini anlatıyor başlarda.Olağanüstü bir gecede ise hayatının biranda değimişine konuk oluyoruz.İşlediği bir suç tekrardan bir şeyler hissetmesini sağlıyor.Bu kitap bana uzun bir hikaye gibi geldi.Kişinin kendi içinde yaptığı yolculuğu okuyoruz.Çok fazla olay döngüsü yoktu.Bir adamın içinde yaşadıklarına tanık olduğumuz bir kitaptı.Daha çok kurguya,olay akışına bağlı biri olduğum için ilk başlarda birazcık garipsedim fakat ilerleyen sayfalarda alıştığımı söyleyebilirim.Zaten çok kısa olduğu için bir oturuşta bitebilecek türdendi.Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu kadar sevdiğimi söylemem ama kitaba herhangi bir kusurda bulamam.Okurken keyif aldığım sadece başlarda alışmakta zorlandığım bir kitap oldu.
Gülerek, sohbet ederek dalgalanan bir insan kalabalığının ortasında ben kendi kendimi arıyordum, içimdeki o yitik insanı arıyordum…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder